Bu yazıda, senin için en iyi ders çalışma yöntemi hangisi olduğunu keşfedeceksin. Aynı zamanda derslerde başarıya giden yolda olup olmadığını nasıl kolayca anlayabileceğin üzerine konuşacağız. Yazıyı okuduktan sonra, bu konularda doğru yolu bulman için daha iyi bir düşünce tarzı edineceksin 🙂

Hepimizin hayatta kendine göre hedefleri var. Kimimiz çok iyi gitar çalmak istiyor, kimisi çok iyi voleybol oynamak, kimisi insan ilişkilerinde iyi olmak istiyor. Kimisi ise en yüksek puanları elde etmek için en iyi ders çalışma yöntemi peşinde.

Sınavlar için dahi, her birimizin hedefi farklı. Kimimiz fizikte iyi kimisi türkçede. Konuları farklı derecelerde biliyoruz. Farklı öğrenme stillerimiz var. Farklı biçimlerde motivasyon buluyoruz. Dahası her birimizin hedeflediği üniversite ve meslek de farklı. Haliyle istediğimiz sıralamalar da farklı. Bu da her birimiz için farklı çalışma stilleri yani hedefimize giden farklı başarı yolları demek.

Başarı yolum bana özgüyse başarıya nasıl ulaşabilirim? Sınavlarda başarı elde etmek için en iyi ders çalışma yöntemi hangisi?

Her birimizin farklı başarı yolu olmasına rağmen hayattaki tüm başarıların ortak noktaları vardır. Örneğin, tüm başarı yolculuklarında önce bir hedef belirlenir, daha sonra o hedefe varmak için dur durak bilmeyen bir çaba gösterilir. Oraya nasıl daha hızlı varacağına yönelik araştırmalar yapılır. Yakıtı motivasyon sağlar. Hatalar yapılır, dersler alınır. Er ya da geç, hedefe ulaşılır. Bu aslen çok daha detaylı bir süreç olsa da temel olarak böyle.

Bir de başarıların alanları vardır. Sporda başarı, müzikte başarı, sınavda başarı gibi. Bunlar arasındaki fark, hedefe nasıl daha çabuk ve daha garantili ulaşılacağını çözebilmektir. Nasıl? Mesela Kobe Bryant’tan basketbol öğrendiğini düşün. Ne kadar iyi oynardın değil mi? Metallica’nın solisti James Hetfield’den elektrogitar dersi alsan nasıl olurdu? Ya da Hande Yener’in nasıl kasiyerlikten popüler şarkıcı olduğunu öğrenebilirdin. Biraz daha günlük hayata dönelim. Dersleri nasıl öğreniyorsun hiç düşündün mü? Hocandan ya da ders kitaplarından. Yani o konuyu senden önce çalışmış ve iyice anlamış birisi sana konuyu öğretiyor. İnsanların öğrenme yolu budur. Ya tekerleği tekrar icat etmeye çalışırsın ya da onu icat eden birilerinden öğrenirsin. O konuda iyi olan birileriyle tanışmak, onların deneyimlerinden yararlanmak her zaman en hızlı sonucu verir.

Bu kişilere koç ya da mentör deniyor. Kişisel gelişim konusunda harika kitapları olan Mümin Sekman’dan dinleyelim:

“Bir mentör, geniş deneyimlere ve özgün yeteneklere sahip bir insandır. Sizinle düzenli aralıklarla fikirlerini paylaşmaya istekli böyle bir kişi ya da kişiler bulabilirseniz, onun fikirlerini almak, kullanmak ve yaşamınızda olumlu değişiklikler yapmak sorumluluğunu üstlenmelisiniz.” – Mümin Sekman

Mentöre gerçekten ihtiyacım var mı?

“Eğer ileriyi görebildiysem bunu sizin gibi devlerin omuzları üzerinde yükselerek yaptım.” – Newton (diğer bilimadamınlarına ithafen)

Eminim aşağıdaki insanların adını duymuşsundur. Her birinin bir mentörü olduğunu biliyor muydun?

• Steve Jobs (Apple’ın Kurucusu)
  • Mentorü Robert Friedland
• Mark Zuckerberg (Facebook’un Kurucusu)
  • Mentorü Steve Jobs
• Bill Gates (Microsoft’un Kurucusu)
  • Mentorü Ed Roberts
• Albert Einstein (Görelilik Teorisi’nin Kaşifi),
  • Mentorü Max Talmey
• Stephen Hawking (‘Yaşayan en zeki insan’, karadelikler ve kuantum fiziği alanında çalışıyor)
  • Mentorü Dennis Sciama
• Nikola Tesla (Tesla Bobininin mucidi)
  • Mentorü William Crookes

Tüm bu insanların mentörü varken, sen hala birinin tecrübelerine ihtiyacın olmadığını mı düşünüyorsun?

Mentörümü nasıl bulabilirim?

Genel olarak bakarsak, bu konuyu açıklığa kavuşturmak o kadar kolay değil. Çok satan bir roman yazarı olmak istiyorsan Stephen King’in sana epey yararı dokunabilir. Ancak onunla birebir görüşme imkanım neredeyse yok. Fakat buradaki ince nokta; zaten bu şart değil. Konuları hocalardan öğrenebildiğin gibi hocaların kitaplarından da öğrenebilirsin. Stephen King’in romanlarını, röportajlarını ve konferanslarını dinleyebilirsin.

Öyleyse, eğer çevrende hedefini gerçekleştirmiş birisini bulmalısın, ya da onun konuyla ilgili paylaşımlarını inceleyerek başarı yoluna hızlıca tırmanabilirsin. “Kitaplar en iyi öğretmendir” diye bu yüzden demişler. Şimdi ise internet gibi bir mucize var elinde. Hangi konuda iyi olmak istiyorsan o konuda başarılı olmuş insanların konuyla ilgili yazdıklarını incele, sana en iyi yolu onlar gösterir.

En iyi ders çalışma yöntemi nasıl bulunur?

Doğru yolda olduğunu ancak, kendini mentörünün senin yolundan giderken yaptıklarıyla kıyaslayarak anlayabilirsin. Örneğin sınav konusunda başarılı birinin deneyimlerinden yararlanıyorsun. Nasıl program yapmış, ne kadar uyumuş, nasıl çalışmış, neler yapmış, rakiplerini nasıl geride bırakmış, hedefleri nelermiş, zor zamanları nasıl atlatmış, başarı üzerine neler düşünüyormuş bunları öğrenmelisin. Sonra öğrendiklerini kendine adapte etmelisin. Ancak o zaman başarı yolunda zirveye hızlıca yükselebilirsin.

Benim her yıl kitap okuma hedefimi katlamam da bu yüzden. Bunu keyif için yapmam bir yana, amacım benim istediğimi başarmış insanların deneyimlerini ve vizyonunu edinmek. Bu, yıllarca dene-yanıl yapmama gerek bile bırakmayan, sahip olabileceğim en değerli bilgi. Üniversite sınavlarına defalarca girmiyorsun. İstisnalar hariç yalnızca bir defa YKS’ye gireceksin, bir defa. Hedefi tutturmak için tek atış hakkın var. İşini şansa bırakma.

Senin mentörün kim?